İçeriğe git

Ana menü:

İKLİM VE BİTKİ ÖRTÜSÜ

KÖYÜMÜZÜ TANIYALIM

Kuyudere köyü; 38° Kuzey enlemi ile 39°-35’ doğu boylamı çakışma noktasında yer almaktadır. Enleminin vermiş olduğu özelliklerden ve yukarı Fırat havzasında bulunmasının vermiş olduğu bazı özelliklerden kaynaklanan iklim farklılıkları Kuyudere köyünün temel iklim özelliklerini ve diğer iklim bölgeleri arasında ki farkını oluşturmaktadır.

Malatya ilinde genellikle karasal iklim koşulları hakimdir. İlde yazlar sıcak ve kurak, kışlar soğuk ve çoğu kez kar yağışlı geçmektedir. Doğu, İç Anadolu ve Güney Doğu Anadolu iklim özelliklerinin görülebildiği bölgede, denizden uzak olması ve yüksek olması iklim üzerinde sertleştirici (sert karasal) etki yaratmaktadır. Ancak Malatya sınırlarının doğusuna yapılmış olan karakaya ve diğer baraj göllerinin etkisiyle, iklim yumuşayarak zaman zaman Akdeniz iklimi özelliği de göstermektedir (zaten yörede yoğun bir şekilde kaysı tarımının yapılması bunun en önemli göstergesidir). En çok yağış kış ve sonbahar aylarında görülmektedir. Malatya’da 2000 yılı ile ortalama sıcaklığı 13,3 Co’dir(1929-2000). En yüksek sıcaklık 2000 yılında Temmuz ayında 42,2 Co’dir. Bu sıcaklık 1929 dan bu güne görülen en yüksek sıcaklıktır. En düşük sıcaklık ise genellikle Ocak ayında görülmektedir(-14,6 Co (2000)).

Malatya’nın sıcaklık değerleri yukarıdaki gibidir. Bunu köyün konumu ile değerlendirecek olursak yaklaşık Malatya dan 700-800 m yükseklikte olması sonucu kışlar daha sert geçmekte ve yazları birkaç Co daha serin geçmektedir. Buna bağlı olarakta yağışlar genellikle kışları kar şeklinde düşmekte ve maksimum yağış kış ayından ilk bahar ayına kaymaktadır.

Malatya da yağış miktarının en yüksek olduğu ay ise 263 mm ile nisan ayı iken(1999), 2000 yılında maksimum yağış ocak ayına kaymıştır(227 mm ile ). Burada Malatya’yı köy merkezi ile karşılaştıracak olursak; Malatya’nın ikliminin daha yumuşak olması (baraj nedeni ile) Akdeniz İklimine doğru bir değişimin göstergesidir. Kış aylarında genellikle kar ve dolu yağışının olduğu köy ve çevresinde karla kaplı gün sayısı 33,2 gündür, ortalama açık gün sayısı 76,8 gün, toplam sisli günlerin sayısı 12.5, toplam dolu yağan günlerin sayısı 1.2, toplam kırağılı günlerin sayısı 28.7 ve yıllık ortalama oransal nem %57 olarak gerçekleşmektedir.

RÜZGAR:

Rüzgar, basınç farklarının yıllık değişme durumuna göre, en fazla güney batıdan esmektedir. Kış aylarında hava kütlelerinin hareketlerine bağlı olarak güney sektörlü(Şekil 2) rüzgarlarda oldukça etkili olmakla beraber, hakim rüzgar yönü tek yöndür(güney-batı-SW).

Temmuz ayına baktığımızda(Şekil 3) hakim rüzgar yönünün batıya kaydığını görmekteyiz. Fakat yinede hakim rüzgar yönü güney-batı’dır.

Köyün Yüzey Şekillerinin İklime Etkisi ve Köy Genel Kültüründe İklim:

Köy genel özelliklerinde de anlattığımız gibi Kuyudere köyü etrafı tepelerle çevrili çukur bir alandadır. Bu tepeler yağışlar üzerinde fazla etkili olmazken ana kütle diyebileceğimiz; Sivri Tepesi (1602m) ve Ayrancı Dağları (2237m) kuzey ve doğudan gelen hava kütleleri önünde set görevi görür. Bu nedenle kuzeyden esen rüzgarlar genellikle yağış getirmemektedir.

Rüzgarın esiş yönü ise genellikle Kuyudere köyünün içinde bulunduğu vadide kanalize olduğu için köyü kuzey-batı ve güney-doğu yönünden etkilemektedir.

Köylülere göre batıdan yağmur yağarsa o yıl çok bereketli(Şekil 4), eğer yağmazsa kurak geçer.

En şiddetli kış Ocak ayında olur; Şubatta kuru soğuklar olur, Mart ayında yağışlar başlar, Mart sonu Nisan başı bol yağışlıdır. Mayıs ayında yağan yağmur bereketlidir.

Haziran -Temmuz – Ağustos ayı sıcak, Temmuz sonu Ağustos başı en sıcak zamandır. Bu zamanlarda kurumayan çeşmeler asla kurumaz. Eylül sonlarında yağışlar başlar, Aralığa kadar yağışlar belirli aralıklarla devam eder. Aralığın yaklaşık 15’inde kar yağışları başlar, Şubat sonuna kadar sürebilir.

Köyde Behram ALTUNTAŞ’ın her yıl ilk kar yağışlarını bir kenara not alması sonucu son üç yıla ait verilere göre ortalama ilk kar yağışını 6 Aralık olarak belirleyebiliriz.

YIL İLK KAR
1992 23 Kasım
1993 15 Kasım
1994 7 Kasım
1995 10 Kasım
1999 7 Aralık
2000 20 Aralık
2001 20 Kasım
BİTKİ ÖRTÜSÜ:

Kuyudere köyünün yaklaşık 1000 dönümlük arazisi kısmi koruluk şeklinde ormanlarla kaplıdır. 1878 dönümlük arazi ise çayır ve meralarla kaplıdır.

Kuyudere köyünde özellikle ormanlık alanda meşe önemli yer kaplarken, daha çok köyün kuzeyinde Sivri tepesi üzerinde ve onun küçük uzantısı şeklindeki vadiler içinde önemli meşe toplulukları bulunmaktadır. Meşe haricinde Kuyudere köyü toprağı içinde şu ağaçlara ve otlara sıkça rastlanabilir.

Yöresel İsimleriyle:
İğde, Alıç, Pelit, Sürsülük, Öküz götü, Şıllan, Karamıh (böğürtlen), Öksürük çiçeği, Mozzik, Dağın, Mamıh, Yabani incir

Bunların Haricinde:
Sığır Kuyruğu, Geven, Çaşır, Kurt kulağı, Ebe gömeci, Kerküç otu, Kamış, Sıçan dikeni, Çördük, Sütlüğen, Palah, Isırgan otu, Domuz pıtrağı, Kenger, Reyhan

Köyde akarsu boylarında; söğüt, kavak, sürsülük, dut, elma, ceviz, erik, gibi kurak mevsimlerde bol su isteyen bitkiler bulunmaktadır.

Köy çevresinde meşeler aşırı tahribata uğramıştır. Bu nedenle meşeler daha çok çalı tipinde kalmıştır. Parçalar halinde guruplar şeklindedirler. Köyün tarım alanları çevresinde ve köyün yerleşim alanı içinde ki boş kesimler de çeşitli diken türleri, ebem gömeci, papatya gibi otsu türler ve kara ağaç denen çalı formasyonunda ki ağaççıklar bulunur.

TOPRAK:

Kuyudere köyünde görülen en yaygın toprak tipi; kahve renkli ve kestane renkli topraklardır. Köyün güneyinde verimli tarım alanlarında koyu kahve renkli, üzerinde bitki artığı bulunmayan ve toprak derinliği 25-30 cm inen topraklar bulunmaktadır. Köyün kuzey ve doğusunda arazi genellikle taşlıktır ve toprak kalınlığı maksimum 10 cm aşmamaktadır.

Örneğin köyün kuzey-batısında(Resim 3) Kızıl ismi verilen alandan alınan toprak kesitinde 25 cm toprak katı bunun hemen altında, küçük çakıl boyutunda taşlar bulunmaktadır. Çakıl taşlarının sıralanmasında küçük taşların altta olması gösteriyor ki; daha önceler akarsular için veya göller için depo görevi gören bu alan yavaş yavaş çekilmiştir. Yani birikme gittikçe sığlaşan bir alanda meydana gelmiştir. Bu çakılların hemen altında ise yaklaşık 2 metre boyunda ince ana materyali görebiliriz.

Yani kuzeydeki topraklar intrazonal(ana materyalin etkisinde olan) karakterdedir. Çünkü devamlı bir aşınma vardır. Güneyde ki arazide topraklar ise zonal karakterdedir. Yani iklimin etkisiyle oluşmuş ve A,B,C horizonları yeterince gelişme gösterebilmiştir. Kuzeydeki arazide ise sadece ince bir A katı ve C katının oluştuğunu görürüz.

Köyün batısındaki Küçük Kuyu bölgesinde ise yaklaşık 50 cm kalınlığında bir toprak katı görülmekte ve bunun hemen hemen tamamı sıcaklıklardan dolayı (50 cm) parçalanmış. Toprağın hemen altında henüz ayrışmamış kire katı bulunmaktadır. Bunun altında çamurumsu sert tabaka ve altında kil tabakası bulunur. Ayrıca arazinin burada doğuya doğru çarpılmış olduğunu görmekteyiz.

Arazi genellikle çıplak olduğu için yaygın olarak yağmur ve akarsu erozyonuna maruz kalmaktadır. Dağ yamaçlarında ise yağmurla birlikte rüzgar erozyonu da etkili olmaktadır. Özellikle köyün güneyinde ki yamaçta ana materyal açıkça görülmektedir.

İçeriğe dön | Ana menüye dön